Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

dede eskisehirspor

Eurosport
TarafındanEurosport

Güncellendi 02/08/2012 - 14:56 GMT+3

Eskişehirspor-Marsilya maçından öncesinde kırmızı-siyahlıların tecrübeli oyuncusu Dede'nin Hayatım Futbol'daki röportajına gelin birlikte bakalım.

dede

Görsel kaynağı: Eurosport

Borussia Dortmund formasıyla efsaneleşip Dortmund’da adını bir sokağa verdirecek kadar saygı duyulan efsane bir isim... 13 yıllık Almanya kariyerinin ardından yolu Türkiye’ye düşen Eskişehirspor’un yıldız oyuncusu Dede, Marsilya maçı öncesinde Hayatım Futbol dergisinin sorularını yanıtladı.
Yağız Sabuncuoğlu: 13 yıllık müthiş bir Dortmund kariyeri ve taraftarın gözünde efsane olmuş bir isimken, birdenbire sizi Eskişehirspor'a getiren şey ne oldu?
Dede: Borussia Dortmund’da yaşayabileceğim her şeyi yaşadım ve bunun sonucunda daha farklı arayışlara, daha farklı heyecanlara yelken açmak adına yeni bir kulüpte futbol hayatıma devam etmem gerekiyordu. Daha farklı bir yaşam için Almanya’dan bir kulüp değil de başka bir ülkede başka bir takımda oynamam gerektiğini biliyordum. Bu yüzden tercihimi Eskişehirspor’dan yana kullandım. Eskişehirspor’da kariyerime devam ettiğim için de çok mutluyum. Doğru bir seçim yaptığımı düşünüyorum.
Avrupa demişken, 35 yıllık bir hasret son buldu ve Eskişehirspor, St. Johnstone maçıyla tekrar Avrupa'ya merhaba dedi. Şimdi rakip Fransa'nın güçlü ekibi Marsilya… Takım olarak kendinizi nerede görüyorsunuz ve Marsilya kurası hakkında neler düşünüyorsunuz?
Kuradan gelecek takımların içinde en güçlüsü Marsilya idi. Biz de Marsilya ile eşleştik ancak Marsilya’dan korkmuyoruz. Futbolda her şey olabilir. Marsilya’nın ne kadar şansı varsa bizimde o kadar şansımız olduğunu düşünüyorum. Tekrar yineliyorum, Marsilya veya başkası hiçbir takımdan çekinmiyoruz. Umarım önce Marsilya ve sonrada play-off turunu geçip gruplara kalırız. Takım olarak şu andaki tek isteğimiz, arzumuz budur.
Bursaspor deplasmanındaki golden sonra tellere çıktığınız ölümsüzleşen bir an var. Tribünlerin kısa sürede sevgilisi olmayı başardınız. Eskişehirspor taraftarları hakkında Dede neler söylemek ister?
Gerçekten attığım o gol inanılmaz anlamlı olmuştu. O golden sonra o kadar çok sevindim ki anında taraftarlarımıza koşup bu sevincimi onlarla paylaşmak istedim. Taraftara gelecek olursak Eskişehirspor taraftarı gerçekten mükemmel bir taraftar topluluğu. Geldiğim ilk günden beri mücadelemden ödün vermiyorum. Eğer yeni bir takıma gittiğinizde tüm gücünüzle çalışıp, mücadelenizi her maç sahada gösterirseniz taraftar sizi sever. Bu dünyanın her yerinde böyledir. Borussia Dortmund’da da her maçta canımı dişime takıp sahada savaşıyordum. Orada da taraftarların sevgisini kazanmıştım. Aynı şekilde Eskişehirspor’a geldiğimde de durum bu şekilde oldu. Savaşırsanız, mücadele ederseniz, sevilirsiniz.
Taraftarlar seni ''Hastasıyız Dede'' diye çağırıyor. Dede bunun bir film repliği olduğunu biliyor mu ve bu şekilde çağırılmaktan hoşlanıyor mu?
Evet, bir film repliği olduğunu biliyorum. İlk sorduğumda söylemişlerdi. Ne anlama geldiğini de biliyorum. Taraftarlar “Oley Dede” diye de çağırıyorlar. İkisi de hoş ve güzel tezahüratlar. Özellikle bütün tribünler aynı anda söylediğinde gerçekten keyifli oluyor.
"Fenerbahçeliler beni etkiledi"
Türkiye'de en beğendiğin, atmosferinden en çok etkilendiğin stat ve taraftar grubu hangisi oldu?
Fenerbahçe ve Galatasaray’ın statları gerçekten çok iyi atmosfere sahip statlar. İkisinde de etkilenmiştim. Taraftar konusuna gelince Fenerbahçe’nin taraftarı sanki bana bir adım önde gibi geliyor. Rakibi etki altına alma ve atmosfer konusunda daha başarılı olduklarını düşünüyorum. Şu ana kadar Türkiye’de oynadığım maçlar içinde taraftarından en çok etkilendiğim takım Fenerbahçe taraftarları oldu. Farklı bir büyü var onların statlarında.
Peki Süper Lig'de en beğendiğin oyuncu kim desek cevabın ne olur?
Tek tek isim olarak şu anda sayamayabilirim. Beni mazur görmenizi istiyorum. Fakat Süper Lig’de bir takım kuracak olsam kadroya ilk Alex de Souza’nın adını yazarım, ardından da diğer eklemeleri yaparım. Alex de Souza gerçekten mükemmel bir futbolcu. Bence Brezilya Futbolu’nun Avrupa’ya armağan ettiği yıldızların en başında geliyor. Gerçekten durdurulması çok güç bir oyuncu… Aynı zamanda müthiş bir profesyonel.
Bundesliga'da iki yıldır fırtına gibi esen bir Dortmund var fakat bunu Avrupa arenasına taşıyamıyorlar. Geçen sezonda Şampiyonlar Ligi'nde gruplara sonuncu olarak turnuvaya veda ettiler. Sence bunun sebebi nedir?
Gerçekten de söylediğiniz gibi Borussia Dortmund iki yıldır müthiş işler yapıyor. Ben de buradan takip ediyorum. Çok iyi bir takım oluşturdular. Takım neredeyse baştan aşağı yenilendi. İki yıldır da şampiyon oluyorlar. Fakat Avrupa arenası farklı bir yer. Avrupa’da başarılı olmak için tecrübeli bir kadroya sahip olmak lazım. Borussia Dortmund’un kadrosu çok genç ve yeni yapılanan bir kadro. Genç ve Avrupa tecrübesi olmayan isimlerden kurulu olduğu için Avrupa’da başarılı olamadıklarını düşünüyorum. Zamanla takım oturdukça ve Avrupa tecrübesi kazandıkça Bundesliga’daki başarıyı Avrupa’da da rahatlıkla yakalayabileceklerini düşünüyorum.
"Nuri müthiş bir insan"
Eski takım arkadaşın Nuri Şahin için neler söylemek istersin?
Öncelikle Nuri’nin kişiliğinden bahsetmek istiyorum. Kendisi mükemmel bir insandır. Kendisiyle çok iyi bir arkadaşlığımız var. Dortmund’da oynadığım dönemlerde en iyi anlaştığım isimlerin başında geliyordu. Futbolculuğuna gelecek olursak kendisi gerçekten mükemmel yeteneklere sahip bir isim. Dortmund’un başarısında Nuri’nin de büyük pay sahibi olduğunu düşünüyorum. Dortmund’daki müthiş performansının karşılığını zaten Real Madrid’e transfer olarak aldı. Kendisinin orada da başarılı olacağına dair şüphem yok.
Nuri'den bahsetmişken 4 milyonluk Türk nüfusuna sahip Almanya'dan her sene onlarca çok iyi futbolcu çıkarken, 70 Milyon nüfuslu Türkiye'den neden bu kadar iyi futbolcular çıkamıyor? Sizce hatayı nerede yapıyoruz da Mesut Özil'ler, Hamit Altıntop'lar, Nuri Şahin'ler çıkaramıyoruz?
Almanya ile Türkiye arasındaki tek farkın zihniyet ve mantalite farkı olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de inanılmaz yetenekli genç oyuncular var. Aynı Almanya’daki futbolcularda olduğu gibi Türkiye’de de çok teknik, futbolu çok iyi oynayan oyuncular var fakat dediğim gibi buradaki zihniyetle oradaki zihniyet arasında ciddi anlamda fark var. Almanya’da genellikle altyapılardaki oyuncularda disiplin, mücadele ve azim hakim. Türkiye’deki genç oyuncular ise çalışmayı, mücadeleyi pek sevmiyorlar. Almanya’daki oyuncularda ise inanılmaz bir mücadele, hırs ve azim var. Onları da başarıya götüren olay bu diye düşünüyorum.
"Carlos varken milli olmak zor"
Böylesine müthiş bir kariyerin karşılığı olarak alınamayan bir Milli takım kariyeri görüyoruz. Brezilya Milli Takımı'nda sadece üç maç oynamış bir Dede, Brezilya Milli Takımı'nda banko oyuncu olamamasındaki nedeni ne olarak görüyor?
Benim oynadığım dönemlerde Brezilya Milli Takımı’nın sol beki Roberto Carlos’tu. Carlos’tan dolayı milli takımda forma şansı yakalayamadım. Belki de kariyerim boyunca en şanssız olduğum yer milli takımda Carlos’la aynı bölgeyi paylaşmam oldu.
Dede'nin şu ana kadar karşısında oynarken en çok zorlandığı sağ açık oyuncusu kim oldu?
Açıkçası karşısında oynarken zorlandığım birkaç isim var. Fakat en çok kimin karşısında oynarken zorlandın diyorsan bunun cevabı tartışmasız Luis Figo olur.
Peki sizce Cristiano Ronaldo mu, Lionel Messi mi?
Kesinlikle Lionel Messi. Ronaldo’dan daha iyi bir futbolcu olduğunu düşünüyorum.
Her futbolcunun kendine özgü uğurları vardır. Sizin de maçlara çıkmadan önce yaptığınız bir totem veya uğurunuz var mı?
Tabiî ki benimde bir uğurum var. Her maçtan önce sahaya çıkarken sağ ayağımla birlikte zemine üç kez basarım ve seremoniye öyle çıkarım.
"Bernard’a dikkat!"
Bir soru da Brezilya futbolundan... Lucas Moura, Ganso, Neymar son zamanlarda Brezilya’nın dünya futboluna armağan ettiği isimler oldular. Brezilya Ligi’nde beğendiğin ve yakın dönemde yukarıda saydığım isimler gibi ön plana çıkmasını beklediğin bir isim var mı?
Eski takımım Atletico Mineiro’da oynayan Bernard’ı çok beğeniyorum. Kendisi müthiş bir yetenek. Bence yakın dönemde Brezilya futbolunda damgasını vurup adını Avrupa’ya sıkça duyuracaktır. Ben Bernard’ın geleceğin yıldız adayı olduğunu düşünüyorum. Yakında zaten sizde Bernard’ı duyacaksınızdır. Bu saydığın isimlerden sonra sıradaki Avrupa’ya gidecek ismin Bernard olduğunu düşünüyorum. Henüz 19 yaşında ama mükemmel yeteneklere sahip bir oyuncu.
"Futbolu Brezilya’da bırakacağım"
Gelecek kariyer planlamanızda bizleri neler bekliyor? Ve bu soruya paralel olarak da Dede'nin yakın gelecekte bir jübile düşüncesi olsa futbola efsanesi olduğu Dortmund formasıyla mı yoksa futbola Eskişehirspor formasıyla mı veda etmek ister?
Sizin de söylediğiniz gibi yavaş yavaş kariyerimin sonlarına geliyorum. Bundan sonraki kariyer planlamamda Brezilya’ya dönmek var. Çünkü ailem de orada. Bundan sonraki vaktimin tümünü ailemle birlikte geçirmek istiyorum. Orada da futboldan uzak kalma niyetinde değilim. Brezilya’da genç oyuncular için bir futbol okulu açma planım var. Bir de özel olarak futbolun dışında yaptığım emlak işi var. Ona da futbola tamamen veda ettikten sonra Brezilya’da devam etmek istiyorum.
Öncelikle bize bu röportajı yapma fırsatı verdiğiniz için şahsınıza ve Eskişehirspor kulübüne sonsuz teşekkür ediyorum. Geri kalan futbol hayatınızda da geçmişte olduğu gibi umarım başarılı olmaya devam edersiniz.
Ben de çok teşekkür ederim. Keyifli ve güzel bir röportaj olduğunu düşünüyorum. Umarım sorularınıza güzel cevaplar verebilmişimdir. Sizde benimle röportaj yapmak isteyip bana bu fırsatı verdiğiniz için bende sizlere ve ekibinize teşekkür ederim.
Hayatım Futbol’un 43. sayısını web’de okumak için; http://www.hayatimfutbol.com/sayi_43/index.html
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam